Son durak

Yaşatmayan bir nefes, öldürmeyen bir hançer. Zıtlıkların altında eziliyorum günden güne, soluyorum, silikleşiyorum. Yazdığım her bir cümle gitgide etkisizleşiyor adeta; endişeleniyorum. Ya sesimi duyuramazsam?

Yardım için uzattığım elimin boynu bükük, kime dokunsam cesetleşiyor, kim kalbime dokunsa eli kararıyor. Kendi cenazemde siyahlara bürünmüştüm bir zaman önce, kimsenin ruhu duymamıştı. Yeniden ölmekten çok korkuyorum. Bu kez dirilemeyeceğimin farkındalığı tarafından şakaklarımdan vuruluyorum.

Çaresizliğimin omuzlarından tutup sarstım, vurdumduymazlığımın suratına bir tokat attım, vicdanımı çamaşır suyuyla yıkayıp ipe serdim. Çabalamıyor değilim inan, yeni bir güne uyandığım müddetçe umut var demektir,biliyorum. Yine de yarınımın garantisi kayıp, topraksız yetişen bir çiçek gibi eksik.

İyi kadınlar hep ağlarmış(mış).
Yaralı kadınlar her yıkılışında ayağa kalkarmış(mış).
Kadere karşı gelinmezmiş; keşke gelinse Allah'ım...

.

Yorumlar