Duştayken söylediğim şarkılar kesilmişti,
Rüya görmüyordum artık, halbuki rengarenkti tüm
objelerim.
Ki ben artık karanlıkta yapıyordum işlerimi bir
hatamı görürsün diye.
Nefesimi bile kontrollü alıyordum senden daha fazla
oksijen çekme korkusuyla.
Senin bir dairen vardı içinde, ben ise bir çemberle
idare ediyordum.
Ama senin için hep "öteki kız" oldum ben.
"Şuradaki, biraz daha uzun olan" diye
betimlermişsin beni.
Bazı şeyler hunharca bağırınca geçecekmiş gibi gelir
ya hani insana,
Bağırsam ben de seni, yankın oluşmaz belki aklımın
odalarında.
Geri dönmez, girmez kulaklarımdan içeriye, kalbime
giden damar yolunu tıkamaz.
Ama biliyorum, yazılan tüm sözlerim sana, sensiz.
Senin gülüşünü yakalamaktı aşk, objektifsiz.
Tabi sen bilmezsin, unuttuğun bi' şeyler var alıp
başını giderken.
Bertaraf ettim ümitlerimi, yaşlandım tüm
gülümsemelerimden,
Biraz yazar, biraz siler, sonra karakalemle yine
çizerim.
Okey'de kaybettim, azıcık müzik dinledim, bazen de
söyledim.
Senin sokaklarında kaybettim kendimi, bulunamamışlar
caddesindeydim en son.
Yine de denenir miydi aşk defalarca?
Kurulur muydu öznesi sen, nesnesi ben olan cümleler?
Görmedin mi ay ışığı sinmiş gözyaşlarıma, gözlerimde
yakamozlar var.
Sana düşeyim derken düşmüşüm senden.
Kaldırabilir miyim yaşanamamışlıkları bilemiyorum;
Beynimin yer çekimine karşı koyabilir mi senin
kaldırma kuvvetin?
Okuyorum şimdi seni yazılarda, kitaplarda.
Noktası bile yok kurulan cümlelerin.
Seviyorum demelerine rağmen yalansın.
Seni konuşuyor bazen iç sesim ama çok detone.
Olsun, yine de sayfalar dolusu bir romana özetsin,
tek bir gülüşünle.
Yorumlar
Yorum Gönder