Bir idam mahkumunun itirafları

Kelimeleri öldürmek istemem.
Her harfi takip eden bir diğer harf her ne kadar içimdeki hendeklere bir yenisini eklese de, sabır taşımdaki çatlaklar yarılmadan önce nefesimi tutuyorum. Tutulan her nefesimde bir miktar daha ölüyorum, yine de ölümden veresiye istiyorum. İ çimde biriken borçlarımın haddi hesabı yok.

Ne yapsam ne etsem de, içimde kanayan tüm yaralarıma pamuk tıkmaktan ipçiklerle doldu tırmalayıp tahriş ettiğin tüm duygularım. Kendime ördüğüm duvarlarıma çarpa çarpa kırıldı tüm benliklerim de sesimi duyuramadım dışarıya. Birazcık da olsa acı hissetmesem yaşardım. Birazcık da olsa dışıma vurabilsem; ah vurabilseydim geçecekti.

Yaşamış sayılmam dünümü, yaşamıyorum bugünümü ve yaşamayacağım ben yarınımı. Çünkü her gün ölen bir can taşıyor bu beden. Bu beden kırgın ve üzgün. En çok da yalnız. En çokundan daha da en olanını sorarsanız ise: bu beden korkak. Hesabını veremeyeceğim pişmanlıklarla dolu avcumun içi. İçimdeki parçalanmış aynalarımın her yüzünde bir başka korku. Bulunamamaktan nefret edilen kayıp bir anahtar gibi hissettiren birileri mevcuttur bu defterde elbet.

Kelimeleri öldürmek istemem.
Her ne kadar onlar tüm bu metnin zanlıları olsalar da, hüküm giyen ben oluyorum.

Şimdi orada dur ve idamımı izle.

Yorumlar