Saçma sapanlık

Birileri geldi, deşti ve gitti. Son eldeki hatalardan çıkardığım pay bana kalan en acı tat. Hep birileri geliyor, deşiyor ve gidiyor. Gitmek marifetmiş gibi. Terkedilmekten bahsetmiyorum çünkü terketmenin bile bir onuru vardır bana göre.

Gelen birileri hayatımın bir parçası olmaktan öte gidememişlerdi, son el hariç. Ömrümden ömürler kattiğim adam kendisini ötekilerle kıyaslamaktan mazoşistçe zevk alırdı bu çok tuhaf. Kendi kendine üzülürdü ben ise en çok buna kahrolurdum. Kaktüslere her gün su vermeye benzedim.

Hayatıma son girenin bir daha birisinin gelmesine izin vermeyeceğini sanmıştım. Elini kolunu sallayarak geldi ama o ve beş el ateş etti şakaklarıma. Tek kurşun yetmezmiş gibi hırsla ateş etti hem de. Gözlerindeki öfke tüm kanımı bağışlama hissi uyandırdı bende, bunun ne anlama geldiğini anlarsınız umarım.

Ben içimi açtıkça o daha derine battı ama bunu görmedi. Onu alıp en derinime saklamak istediğimi söylerken kastettiğim bu degildi bunu farkedemedi. İçimin hali kalmadı. Her yanım bir tek benim hissedeceğim şekilde mosmor şimdi.

Her seferinde beni paramparça etmesinin bir önemi olmadiğini hissettirdim ona çünkü bu çok büyük bir yük olurdu onun omuzlarına bana kalırsa. Bunu hissettiği andan itibaren kırıp dökmeye ve içimde erozyonlar yaratarak koşmaya başladı. Yaramaz bir çocuk gibi önüne geleni dağıttı. En çok da buna üzüldüm çünkü bana verdiği değerin anlamını bilmemekle suçlardı beni, sanki haddiymiş gibi.

O kendini ötekilerle kıyasladı ben de itiraz etmedim bir süre sonra. Kendisinde onlara vermediğim değerleri arardı daima ve bunu yaparken gözlerimdeki ışıltıyı ne yazik ki görmedi. Öyle takıntılı bir arayış içindeydi ki aslolanı hissedemedi. Beni, ta kendimi.

Canımın en dibi dünyanın en insafsız ve en korkak adamının ellerine teslim edilmiş. Sözlüye kaldırılmış ve tüm bildiklerimi unutmuşum gibi hissettiren en özelinden bir 1 yıl var arkamda. Ben ki seni satır satır, not ala ala okumuştum şimdi nereden geliyor bu hiç hatırlanmamışlık?

Önümde yangın sonrasından kalan koskaca bir enkaz yığını var. Bense sadece yanık kokusunu alıyorum çünkü kendimi anlatmak da işe yaramıyor artık. Bir ağacı sevseydim en azından sona gelindiğinde kendimi asardim dallarına sen de o da yok, neyse.

Seni sevdiğimin binde biri kadar kendimi sevseydim en başında dur derdim bu saçma sapan ilişkiye.

Zaten tüm sorun da bu değil mi?

Yorumlar