Beynimdeki dövmeler

Karşısına oturup da nasıl da sevilesi diye düşünmediğim bir an dahi olmamıştı bakın. İtiraflardan konu açılmışken söyleyeyim, "ben tamamen sen olmuşum" dememek için ses tellerim kendilerine düğümler attı pek çok kez, acısı hala içimde durur.

Beynimdeki "nasılsa bir yere varmayacak" isimli şiirler tekrar tekrar okundu durdu ve başım döndü. Her bir harf dövme misali kazındı ve geçmeyecek bu çok acı olmalı. Ya da olmamalı.

Kendimi sana kilitlediğim yerden nasil koparildiysam asma kilitlerinden sökülmüş bir ahşap kapı misali kaldım öyle işlevsiz. Kendi kendime konusuyorum yine. Yine.

Sorulan tüm sorular cevapsız sence bu kadar zor muydu bu sınav? Kopya bile almadın benden bu kadar mı acizdin be adam?

Ellerimi birbirine kavuşturmaktan avuç içlerim terledi ve her bir parmak ucumdaki deri buruşuk şimdi. Anlayana.

İnsan vucudu daha kullanışlı olmaliydi. Tak-çıkar. Kalp kapakçıklarım yanıyor ve ben çıkarıp da soğuk su altına birakamiyorum. Sahi, tak-çıkar olsaydık eğer hala bende olur muydu kalbin? Konuyla ne alakası var deme bak.

Kılcal damarlarımdan tut nöronlarıma kadar dinginim ve bu seni korkutmalı. Havlu atmak deyiminin yaşayan örneği olsa gerek bu kız.

Senden daha mühim bir konu olmayacağına oyle bir inanmışım ki, tüm hareketlerim otomatikman tekrarlanıyormuş haberim yok. Senin vardır haberin eminim, çünkü bilirim sen ne zaman özlenmek istediysen ben seni o zaman özlüyor olurdum zaten.

Kafana dayanmış bir 9mm'lik var elimde, hayalimde. Tüm benliğimle şarjörü şakaklarına boşaltmak istiyorum bu çok adaletsizce.


Nasil bir canavar yarattiğini gör ve sonra gözlerini kör et.

Bam.


Yorumlar